3. Dünya Savaşına mı Doğru Gidiyoruz? Dünya’da Neler Oluyor..

Bütün dünya 7 ekim tarihinde Hamasın İsraile yönelik başlattığı Aksa Tufanı operosyununu ve sonrasında yaşananları konuşuyor. Dünya gündemi bir anda Doğu akdeniz ve Filistin oldu. Akabinde Gazze şehrinde insanlık tarihinin en büyük soykırımı yaşanmaya başladı. Ne yazık ki dünya ülkeleri yapılan katliamı bir film seyreder gibi sadece izlemekle yetindi. İsrail’in vahşi barbarlığı karşısında Kınamaktan öteye geçilmedi.

Diğer yandan bizdeki medya dahil dünya medyasına baktığımızda, adeta bütün bu yaşananların müessibi Hamas ilan edildi. Hatta Hamasın başlattığı operasyon zamanımıydı, İsrail’in ekmeğine yağ sürdü diyerek paylaşımlar yapıldı. Sanki İsrail Gazze’yi ilk kez bombalıyormuş gibi algı oluşturdular. Kimiside Hamasın tek başına olmadığı, Arkasında İran veya ABD’nin olduğunu iddia ettiler. Peki olay nasıl başladı? Hamas neden bu operasyonu başlattı? Bu harekatın arka planında ne var? ilk olarak bu soruları cevaplayarak başlayalım.

Operasyonun perde arkasında Hamasın bu operasyon için 2 yıldan beri hazırlık yaptığı ve uygun şartlar ve zamanın kollandığı gerçeği var. Bu süreçte Hamasın üst kademesi hariç bu operasyonu kimse bilmiyordu. Hamas içerisindeki ajanlar olduğundan, burada ters istihbarat tekniği kullanılarak yanlış istihabratlar ile İsrail Mossad ve ABD’li CIA’ye yanıltıcı bilgiler servis edildi. Operasyona yakın bir zamanda İsrail’e bir hazırlık rapor edilse de İsrail bunu ciddiye almadı. Peki Hamas neden o tarihi seçti? Burada kimsenin bilmediği bir durum var. Hamas’ın eline ulaşan istihbari bilgilerde İsrail’in Gazzeye yönelik bir İşgal hazırlığında olduğu bilgisi gelince, İsrail saldırmadan önce onların ummadığı bir anda saldırı yapmaya karar verdiler. Yani Hamas bu operasyonu başlatmasa dahi İsrail Gazze’yi işgal edip bombalayacaktı. İsrail zaten 17 yıldan fazladır Gazze’yi hiçbir gerekçe olmadan düzenli bir şekilde bombalıyor. Bu sefer ise tamamen işgal etmek için hazırlanıyordu, gafil avlandı.

Hamasın arkasında İran veya Abd mi sorusuna gelecek olursak. Kesinlikle İran’ın olması imkansız. Hamas Sünni, İran ise Şiidir. Ayrıca İran böyle bir operasyondan haberdar olsaydı emin olun İsraili uyaran ilk ülke olurdu. Hamas ehli sünnet olup, Filistin halkının özgürlüğü için savaşırken, İran ise İslam dünyasının İsrailidir. O yüzden İranın olması imkansızdır. Amerika’ya gelince bu soruya net cevap vermek biraz zor. Nihayetinde buradaki savaş kimin işine yarıyor iyi analiz etmekte fayda var. Amerika deyince, aslında iki Amerika var. Birincisi Evangelist ideolojiye sahip savaş yanlısı amerika, ikincisi ise Tek dünya düzeni ideolojisine sahip Amerika. Net olarak bu işi Amerika orgenize etti diyemeyiz. Fakat bilinen bir gerçek şu ki Amerika’nın bu operasyondan haberdar olduğudur. Uzunca zamandır Doğu Akdeniz ve Türkiye’nin işgali için uygun bir zemin ve bahane arayan ABD’nin aradığı bir fırsat olmasıdır. Lakin dediğimiz gibi bütün bunlar ABD’nin Haması organize ettiği algısı oluşturmasın. Kuvvetle ihtimal olan ABD’nin beklediği bir fırsat olmasıdır.

Çünkü Hamas Kurulduğundan beri Filistin’in özgürlüğü için mücadele ediyor. Yıllardır zaten ağır bombardıman altında yaşıyorlar. O yüzden Hamasın aldığı karar Onurlu bir yaşam için aldıkları doğru bir karardır. Burada kimse Hamas’a neden harekat yaptın diyemez. Vatanlarını korumak ve müdaafa etmek onların en tabi ve doğal hakkıdır. Gelelim asıl sorumuza bundan sonra neler olacak? Dünya 3. Dünya savaşına mı doğru gidiyor?

Öncelikle şunu belirtmem lazım ki 3. dünya savaşı resmen 11 Eylül 2001 tarihinde ikiz kulelerin patlatılmasıyla start aldı. Bilhassa Ortadoğu o tarihten beri büyük bir savaşın içinde. Şimdi ise süreç Doğu Akdeniz’de bir meydan savaşına doğru gidiyor. Daha önceki yazılarımızda bu büyük savaşın Doğu Akdeniz’de olacağını yazmıştık. Şimdi Doğu Akdeniz’e baktığımızda büyük savaş için güç unsurlarının toplandığını görüyoruz. İsrail ve Filistin Arasındaki bu savaştan sonra dünya artık eskisi gibi olamayacak. Dünya adım adım 1946 yılından sonra ilk kez böylesi büyük bir savaşa doğru sürükleniyor. Savaş sadece o bölgede değil.

• Bir yanda Rusya Ukrayna savaşı.
• Kosova ile Sırbistan arasında her an başlamaya yakın olan bir savaş.
• Afganistan ve İran arasında yüksek gerilim
• Suriye ve Irakta Oluşturulmaya çalışılan yeni bir devlet
• Hindistan ve Pakistan arasında her an bir savaş riski
• Çin ile Tayvan arasındaki gerilim
• Azerbaycan, Türkiye ve İran tarafları arsında Ermenistan gerilimi
• Afrika’da Batıya yönelik ayaklanmalar ve iç karışıklıklar

Bu benzeri birçok gerilim dünyanın farklı noktalarında yaşanıyor. Bütün bunlar yaklaşan 3. Dünya savaşının artık çok yakınımızda olduğunu gösteriyor. Savaşın en şiddetli kısmı hiç şüphesiz Akdeniz’de yaşanacak. Savaş sonrası güç dengeleri yeniden şekillenecek. Bu savaşın en büyük kaybedeni İsrail ve ABD olacak. İsrail kendi içinde dahi çatışma yaşıyor. Gazze’ye yaptığı son insanlık dışı muamele ile kendi sonlarına hızla yaklaşıyor. Aynı durum Amerika içinde geçerli. ABD içindeki tarafların kavgası, başarısız ortadoğu politikaları büyük bir savaşta Amerika’yı tamamen bitirir. Unutulmamalı ki ABD diye şişirilen güç, Vietnam gibi bir ülkeye bile diş geçiremedi. Hakeza Bağdat’ı 40 günde, o da Irak askerinin ihanetiyle işgal edebildi. Bu savaş sonrası bu iki gücün tarih sahnesinden silinmesini hep beraber izleyeceğiz..

Sonuç Olarak; Son iki asırdır pısırıklaştırılıp, benlik ve kültürleri yok edilen, sömürülen İslam Coğrafyası büyük bir uyanış gerçekleştirecek. Ayasofya’dan sonra Mescid-i Aksa’da Özgürlüğüne kavuşacak. Filistin Halkının yokluklara rağmen şanlı direnişi, bir asırdır uyuyan İslam ümmetinin yeniden dirilişine vesile olacak. Dünyada herşey değişecek, Türkiye bu köklü değişimin öncüsü olacak. Tek dünya Düzeni ilan edip ilahlaşanların yok olup, Rahmani bir düzenin tek bayrak, tek devlet ve tek vatandan oluşacağı bir düzen hakim olacak. O yüzden Bütün dünyanın gözü kulağı Doğu Akdeniz’de ve Türkiye’de olacak. Türkiye önümüzdeki günlerde çok kritik hamlelere hazırlanıyor. Her an herşeye hazırlıklı olmamız lazım.

Çin Akdenize 6 savaş gemisi gönderiyor. Diğer yandan Devlet Bahçeli ve Hakan Fidan’ın açıklamları gösteriyor ki; Bölgemizde uzun yıllar sürecek artık her an başlamak üzere. Türkiye İsrail’e müdahalesinde aynı zamanlama ile Suriye ve Irak’ta ta Harekata başlamak zorunda

Rabbim bu zorlu ve sancılı süreçte Ümmeti Muhammedin Yardımcısı olsun..

Gazze’de Hayatını kaybeden Şehitlerimize Rahmet eylesin. Geride kalan yakınlarına ve Filistin Halkına sabrı cemiller ihsan eylesin. Rabbim devletimize güç, kuvvet ve dirayet nasip eylesin. Bizler de Alemi İslamın Sancağını dünyaya egemen kılmayı nasip eylesin..

Son söz olarak Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerinin buyurduğu gibi;

”Hak şerleri hayreyler. Zannetme ki gayreyler. Ârif ânı seyreyler. Mevlâ görelim n’eyler. N’eylerse güzel eyler.”