Ayakkabı Bot ve çizme Günlük ayakkabı Bot ayakkabı modelleri Çizme ayakkabı Terlik ayakkabı Sandalet Babet Spor ayakkabı Topuklu ayakkabı İç giyim Mayo Çorap Fantezi giyim İç çamaşır takımları Sütyen Gecelik Pijama takımı Gece elbisesi Plaj giyim Giyim Büyük beden Tesettür Etek Trenckot tarz eşofman takımları bayan Mont Gömlek Pantolon T-shirt Sweatshirt Kırmızı elbiseler Ceket Çanta Çanta aksesuarlar Bebek bakım çantası Spor çanta Okul çantası Laptop çantası Portföy çanta Bel çantası Postacı çantası El çantası Sırt çanta Bebek bakım çantası Omuz çantası
Adana escort Ankara escort Bursa escort Antalya escort İzmir escort Mersin escort Samsun escort Gaziantep escort Eskişehir escort Bodrum escort Denizli escort Kayseri escort Konya escort Kuşadası escort Alanya escort İzmit escort Kocaeli escort Malatya escort Diyarbakır escort escort Beylikdüzü escort Ataköy escort Bakırköy escort Avcılar escort Şirinevler escort Bahçeşehir escort Merter escort Mahmutbey escort Kayaşehir escort Büyükçekmece escort Küçükçekmece escort Başakşehir escort Halkalı escort Esenyurt escort Sarıyer escort Bahçelievler escort Yenibosna escort dubai escort girl krypton escort seks hikayeleri sex hikayeleri sex izle porno izle paply.org
Üç bin yıldan fazla varlığını sürdürmekte olan Antik Mısır, eksiksiz bir uygarlığa sahip. Mısır seyahatinizde içinizdeki tarih merakına ait sorulara cevap bulabilirsiniz. Göreceğiniz ve yakından tanıyacağınız bu eserler, UNESCO Dünya Miras listesin de bulunuyor. Turla giderseniz, mutlaka tur rehberiniz gezeceğiniz bölgeler için size bilgi verecektir. Ancak kendiniz gitmeyi tercih ederseniz de endişelenmeyin. Bu gizemli tarihi anlatacak rehberler var, onlardan mutlaka Mısır’ın hikayesini dinleyin.
Firavun, Antik Mısır’da kutsal bir varlık olma özelliği dışında, yönetim sahibiydi. Tabii tek kutsal varlık burada Firavun değildi. Çünkü Antik Mısırlılar çok dinli bir yaşayış benimsemişler. Toprak tanrısı, su tanrısı, ateş tanrısı, güneş tanrısı… Bunlar dışında bir de genellikle insandan vücudu ve hayvandan başı olan tanrıları da kabul etmişlerdir.
Firavunların ortak özellikleri; çok tanrılı dine inanmaları ve kendilerini tanrı olarak kabul etmeleridir. O dönemde yalnızca bir Firavun, tek bir tanrı olması gerektiğini savunmuştur. Ona inanan rahip ve askerler de hatta bu uğurda eziyete maruz kalmış ve hayatlarına son verilmiştir. Bu inanca sahip olan Firavun: M.Ö. 14. Yüzyılda başa geçen IV. Amenofis’tir.
Antik Mısır döneminde önemli bir baş tanrı olan Amon adına; Amon Tapınağı yapılmıştır. Burası dünyanın en büyük dini yapısı olarak ziyaret edilebiliyor. Güneş tanrısı olarak kabul edilen Ra ise, firavunların soyunun geldiğine inanılan tanrıdır. Ra, bir şahin baş üzerinde, güneş figürü ile temsil ediliyor. Ölüler tanrısı olarak kabul edilen Anubis’in, çakal başlı olduğunu görebilirsiniz. Mezarlıklar çevresinde dolaşan çakalları korkutmak için çatal başlı olarak kabul edilmiştir.
Mezarlara bu geleneği sürdürmek için hala küçük Anubis heykeller bırakılıyor. Dirilişi ve iyiliği temsil eden tanrı Osiris, ölümden korkan tanrıların da sığındığı kişidir. Osiris’in eşi İsis’te hayat veren tanrı olarak biliniyor. Yargıç tanrı unvanına sahip olan İsis, Firavun emziren pek çok betimleme ile tarihe geçmiştir. İsis, tarihte Firavunların annesi olarak görülüyor. Gök tanrı Horus, Osiris ve İsis’in oğludur. Aşkı ve müziği temsil eden tanrı, Hathor ise çölü koruyor ve aynı zamanda Ra’nın kızı olarak mitolojide yer alıyor.
Hatşepsut
Antik Mısır tarihindeki ilk kadın firavun. M.Ö. 1479-1485 yıllarında firavun olarak hüküm sürmüş. Gerçek bir hükümdar gibi güçlü ve kararlı ilerleyerek, işini layıkıyla yaptığı söyleniyor. O dönem altın çağ sayılmış ve ticaret oldukça gelişim göstermiş. Mezar tapınakların en eskisine sahip olan Firavun Kraliçe Hatşepsut’un Tapınağı, Deir El Bahri’de bulunuyor. Mimarisine bakınca Anıtkabir’e benzediğini görebilirsiniz. Taraçalı sistemle kademeli olarak hazırlanan tapınak, üç katlı inşa edilmiş. Hatşepsut’un hüküm sürmüş olduğu 21 yılın izlerini, revak duvarlarındaki kabartmalarında görmek mümkün. En üstte bulunan teras, bir avluyu andırıyor.
Avlu dışında çift sütunlar var. Sağ tarafta ise Kraliçe’nin mezarı bulunuyor. Mezarın girişi, Krallar Vadisi’nde, bir yarık içerinde. Kayalık içerisine yaklaşık 200 metre kadar inen tüneller var. Giriş izin verilmiyor. Luksor’da bulunan Krallar Vadisi, binlerce yıl sonra bile eserlerle ayakta durmayı başarmıştır.
Mısır’da Bulunan Lahitleri Keşfedelim
Lahitler, Antik dönemlerden kalma, sandık şeklinde mezarlardır. Mısırlılar, ölümden sonra yaşama inandıkları için, genellikle lahitlerin içerisine ölülerin değerli eşyalarını ve paralarını koyuyorlardı. Üstelik yemekler de lahitlere kapatılanlar arasında. Böylece, ölen kişinin tekrar dirilince aynı zenginliğe devam etmesi düşünülüyordu.
Kubbe biçimde kapakları tasarlanan lahitler, tuğla ya da taşla yapılıyor. Bazıları düz bazıları ise küçük heykeller ve işlemelerle donatılmıştır. İçerisinde hep kıymetli hediyeler barındıran mezarlar, her zaman korunaklı hale getirilmiştir. Öyle ki lahitler, altın kaplamalı olarak da saklanmıştır. Genellikle mumyaların konulduğu mezarlar üzerine, ölen kişinin vücudu kabartmalarla çiziliyor.
Gize Piramitleri ve Sfenks’in Sırrı
Gize Piramitleri, isimlerini kendisini yaptıran firavunlardan almıştır. Antik Mısır döneminde yaptırılan bu kompleks, Kefken, Keops ve Mikerinos isimlerine sahip. Üstelik bu piramitler, dünyanın yedi harikasından biridir. Keops piramidi, Kahire’de bulunuyor. Kahire’ye giderseniz, piramitleri dolaşmadan önce, Kahire Müzesi’ni ziyaret etmenizde fayda var. Çünkü Antik Mısır’a ve piramitlere ait pek çok tarihi eser bu müzede bulunuyor. Müze girişindeki rehberlerle anlaşıp onlarla gezebilirsiniz. Müze girişi 60 Mısır Sterlini (EGP)(12 TL). Yaklaşık 7 milyon tonluk bir kütleye sahip olan bu yapı, gerçekten yakından büyüleyici görünüyor.
Keops Piramidinin yanında ise boyut olarak ondan biraz daha küçük olan Mikorinos ve Kefken var. Ayrıca bunların içlerinde, firavunların en yakın yardımcılarına ve prenseslere ait mumyaların yer aldığı birkaç piramit daha var. Kat kat kurulan piramitlerin içi tıpkı labirent gibi. Gizli geçitler ve bölmeler dolu. Giza piramitlerinin diğer piramitlerden farkı, içerisinde yazılı ve resimli anlatımın bulunmamasıdır. Dolayısıyla henüz nasıl yapıldığıyla ilgili kesin bir bilgi de bilinmiyor.
Çok eski zamanlardan beri, Giza piramitlerinin doğusunda, bu vadide bulunan yarı aslan, yarı insan bir heykel var: Büyük Sfenks. Bu, antik çağdan kalma efsanevi bir yapıdır. Gövdesi uzanan bir aslanı andıran yapının başı, firavuna benziyor. Aslan, Mısırlılar tarafından önemli bir hayvandır. Güneş ile bağlantısı bulunduğu düşünülen aslanlar, kutsal hayvan sayılıyormuş. Bu yüzden Büyük Sfenks’in gövdesi de aslana benziyor olabileceği söyleniyor. Yüksekliği yaklaşık 20 metre olan bu eser, 73 metre uzunluğa sahip. Ön ayaklarının arasında ise bir tapınak var. Mitolojiye göre, bu taş heykelin, firavun mezarlarını ve piramitleri koruması amacıyla buraya yapıldığı düşünülüyor. Siz de seyahatinize Mısır rotasını mutlaka ekleyin. Sırrı hala çözülemeyen Mısır uygarlığı, tüm gizemiyle gezginleri bekliyor…
Fotoğraflar: Alamy, arkeolojihaber, zoover, amysmartgirls, fotokritik