Artan Elektrik ve doğalgaz faturaları! Enerji Savaşları..

Son zamanlarda artan elektrik ve doğalgaz faturaları. Artan benzin ve mazot fiyatları beraberinde bazı soruları getirdi. Enerjide neler oluyor? Fiyatlar neden devamlı artıyor? Dünya yeni bir krize mi gidiyor? Artan Enerji fiyatlarının arka planında neler oluyor? Rusya ve Ukrayna krizinin bu işteki rolü ne? Bu ve benzeri bir çok soru peş peşe geliyor. Bu videomuzda Enerjide neler olduğunu ve nereye doğru gideceğini cevaplamaya çalışacağız. Hazırsanız başlayalım..

Türkiye’nin Enerji Başkenti Olması İçin Bir Milat..

2020 Yılının başlarında dünyaya yayılmaya başlayan Covid-19 ile birlikte hayatımızda bir çok şey değişmeye başladı. Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere bir çok kişi Koronavirüs sonrası dünyanın eski dünya olmayacağını söyledi. Evet ortada bir gerçek vardı o da pandemi sonrası dünyanın bir daha eskisi gibi olmayacağı idi. Nitekim o günlerde ısrarla pandemi sonrası bilhassa ekonomi ve enerji alanında yeni krizler doğuracağını belirtmiştik.

Pandemi sürecinin bugünlerde artık son geldiğini görüyoruz. Bir çok ülke pandemi kısıtlamalarını tamamen kaldırdı. Artan vakalara rağmen, toplu bağışıklık kazanıldığı için salgın Dönemi son evrelerini yaşıyor.

2025 Yılında Türkiye Dünyanın Enerji Başkenti Olacak..

Tabiki pandemi süresince, hiç bir faydası olmayan uzun kapanma dönemleri, beraberinde ekonomik krizleri de getirdi. Küçük ve orta ölçekli bir çok işletme iflas etti. Bir çok insan da işsiz kaldı. Aslında pandemi ve arkasından gelen ekonomik kriz ve enerji fiyatları hepsi birbiriyle bağlantılı. Şu anda yaşadığımız hayat pahalılığı da bunun bir parçası. Bütün bu olanların kısa özeti ise The Great reset, yani büyük sıfırlama projesidir..

Büyük sıfırlama projesi, tek dünya düzeni ideolojisi altında planlanan büyük bir projedir. Var olan dünya sistemlerine ve insanlık alemine atılmak istenen bir resettir. Resetlemenin ilk ayağı ise Ekonomi ve Enerjidir. Bunu ilk olarak 2008 Ekonomi krizinde yapmak istediler. İstediklerini başaramayınca 2018 yılına ertelediler.

Beyrut Patlaması ve Enerji Savaşları..

2018 yılında bekledikleri ortam ve ekonomik kriz oluşmayınca yine ertelemek zorunda kaldılar. Şimdi ise nihayi hedeflerini 2030 olarak belirlediler. Bunun için 2019 yılının sonlarına doğru düğmeye bastılar. Planın ilk ve test evresi olan pandemi sürecini başlattılar. Pandemi bu iş için bulunmaz bir nimetti ve testlerini gerçekleştirecekleri bir fırsattı.

Nitekim öyle oldu. Uzun süren kapanma ve kısıtlama evrelerinde büyük sıfırlamanın ilk etabı olan sanal yaşamı başardılar. Online alışveriş, uzaktan eğitim, evden çalışma ile kurdukları metavarse alemi için zemin hazırladılar. Onun için pandemi biterken Metavarse yavaş yavaş hayatın her alanına soktular.

Şimdi ise Ekonomik Kriz ve Enerji Krizi için düğmeye bastılar. Tabiki en önemli unsur hiç şüphesiz enerji. Enerji olmadan şu anda bir hayat hayal etmek imkansızdır. Bildiğiniz üzere enerji fiyatlarının artması, doğal olarak her sektörü olumsuz olarak etkilemektedir. Bu da fiyatların fahiş olarak artmasına neden olmaktadır. Dikkat ederseniz tahminleriyle ünlü The economist dergisi, her sayısında hep enerji teması işlemiştir. Bir nevi önümüzdeki günlerde bizleri nelerin beklediğine işaret ediyorlar. Yakın bir zamanda dünyada büyük ölçekli elektrik kesintilerinin oluşabileceğini belirtiyorlar.

Asıl Meselemize gelecek olursak, artan enerji fiyatları ile birlikte şişen elektrik ve doğalgaz faturaları. Ekonomik kriz ile birlikte petrolün varil fiyatı ve doğalgazın metreküp fiyatı da hergeçen gün artıyor. Enerji fiyatlarındaki bu yükseliş sadece Türkiye’de değil, dünyanın her bölgesini olumsuz etkiliyor. Küresel anlamda oluşturulan bu kriz ile kitlesel kaos Tehlikesi de her geçen gün artıyor.

Türkiye en çokta enerji konusunda dışa bağımlı bir ülke. Yıllık 55 milyar dolardan fazla bir ücret ödeniyor. Ülkemiz doğalgaz ve petrolü üç ana hat olan Rusya, Azerbaycan ve İran üzerinden alıyor. ABD, Katar ve Cezayir gibi ülkelerden de Lng olarak tankerlerle alıyor. Aldığımız ülkeler her gün zam yaptıkça, doğal olarak bizde de Fiyatlar her geçen katlanıyor. Enerjiyi çok pahalı bir fiyata almamıza rağmen, devlet bir kısmını kendisi karşılayarak vatandaşa tamamını yansıtmıyor.

Peki bu enerji fiyatlarının artmasındaki neden ne? Dünyada enerjiye sahip olan ve sömüren ülkeler ABD, İngiltere, Fransa ve Rusya kendi aralarında sürtüşme olsa dahi fiyatlar konusunda ortak hareket ediyor. Aslında dünyadaki petrol ve doğalgaz rezervleri bütün dünyanın çok daha ucuza tüketebileceği bir rezerve sahip. Ama enerji baronları fiyatları kendi istedikleri seviyede tutmak için, çok az üretim yapıyorlar. Hatta bir çok petrol kuyusu boş yere akıyor, yada üstünü kapatıyorlar.

Türkiye’de bu hususta enerjide dışa bağımlılığı bitirmek için 2023 hedefleri doğrultusunda kendi enerji kaynaklarını çıkartarak kullanıma sunmaya hazırlanıyor. Bu yüzden büyük bir savaş yaşanıyor. Bunu Akdeniz ve Karadeniz’de hissetmek mümkün. Her iki denizde de bulunan zengin doğalgaz rezervleri dünyanın gözünü bu iki noktaya çevirmesin neden oldu. Gündem haberlerinde yer almasa da denizlerdeki savaş her geçen gün daha da Yükseliyor.

Türkiye’nin resmi olarak açıkladığı rezerv sadece Karadeniz oldu. Oysa en zengin rezervlerini Akdeniz’de olduğu herkes tarafından biliniyor. Geçtiğimiz günlerde İngiltere, Fas açıklarında 1 trilyon metreküp doğalgaz bulunduğunu açıklamıştı. Dünyayı yöneten küresel güçler, buradaki hâkimiyeti elinde tutmak istiyor. Bunun için gerekirse Savaştan dahi çekinmeyecekler.

Bunun için Rusya ile Ukrayna gerilimini tırmandırmak istiyorlar. Her iki ülke savaşın eşiğine gelmiş durumda. Buradaki asıl mesele Enerji Savaşları. Son yıllarda Rusya’nın Akdeniz başta olmak üzere bir çok bölgede enerji alanında hakimiyet kurma çalışması dünyayı rahatsız ediyor. Ukrayna üzerinden hem Rusya’yı hemde Türkiye’yi durdurmak istiyorlar. Hedef sadece Rusya değil, Enerji ve Ekonomi de kendi ayakları üzerinde durmak isteyen Türkiye var.

Büyük sıfırlama kapsamında, yapay ve doğal krizler oluşturulmaya devam edecek. Enerji fiyatları olası bir Ukrayna Rusya savaşı halinde daha da yükselecek. Doğal olarak bu fiyat artışı hayatın her alanına yayılacak. Zaten istedikleri de bu. Artan Hayat pahalılığı ve her geçen gün fakirleşen dünya. Mevcut faturaların bu denli kabarık gelmesinde ülkelerin yapacağı pek bir şey yok. Kriz golabal ölçekte, her ülkede kendisini hissettiriyor. Önümüzdeki süreçte de kısa vadeli bir çözüm görünmüyor.

Ukrayna ve Rusya arasında ki gerilimin neticesi enerji fiyatları açısından çok önemli. Bölgede planlanan savaş Stratejisi enerji alanında bağımsızlığa giden Türkiye’nin ve Rusya’nın önü kesilmek isteniyor. Bu konuda Türkiye emin adımlarla ilerliyor. Sayın Cumhurbaşkanımız 2022 yılının Altın Çağın başlayacağına işaret etmişti. Küresel aklın Büyük sıfırlamasına karşı Türkiye kendi planını devreye alacak. İnşallah 2025 ve 2030 yılları arasında Türkiye ipek yolu avantajını da kullanarak Enerjide Başkent olacak. Bahar aylarında Türkiye’de fiyatlarda belirgin şekilde inmeler başlayacak. Mart ayı ile birlikte Erdoğan Ekonomik hamlelerini art arda gerçekleştirecek. Temennimiz bu süreçte Rusya ve Ukrayna arasında ki gerilimin savaş boyutuna taşınmaması. Şayet Savaş fitili ateşlenirse bu sadece Rusya ve Türkiye’yi değil bütün dünyayı etkileyecektir..

Sona olarak unutmayın ki; Dünya pandemi sonrası yeni bir düzene giriyor. Türkiye inşallah daha adil bir düzenin öncüsü olacak ve savaştan çok daha güçlü çıkacaktır. Şu anda yaşadığımız buhran, Ekonomik kriz ve hayat pahalılığı bu yeni dönemin sancıları. Bu sancılar yakında kendini güzel bir doğuma bırakacaktır…