İnsanlık Alemi için Tehdit Giderek Büyüyor..

İnsanlık Alemi ilk insan Hz. Adem’den bugüne çok çetin imtihanlardan geçti. İnsanlık tarihi kanlı savaşlar, katliamlar ve afetler ile dolu. İlk insandan bu yana şer ve fitne ateşi hiç sönmedi. Her devrin imtihanı farklı oldu.

İnsanlığa Karşı Oynanan Oyunlar

Tarih insanlık için zorlu süreçlerden geçerken, en zor dönemi ise yaşadığımız bu çağ oldu. Peygamber Efendimizin de buyurduğu gibi “Yeryüzünün en fitne ve zulüm olduğu” dönem “Ahir zaman” diye nitelendiren dönemi yaşıyoruz..

Aile Kurumu Yok Olmak Üzere! İşte Nedenleri..

Yeni Savaş Stratejileri

Evet geçmişte çok karanlık ve insanlık için çok çetin dönemler yaşandı lakin; günümüzde yaşananlar geçmişe rahmet okutacak cinsten. Eskiden toprak ve güç için yapılan savaşların yerini daha tehlikeli savaşlara bıraktı.

Küresel Güç Dengeleri son 300 yıldır dünyayı yaşanmayacak bir yer haline getirdi..

Eskiden savaşlar kılıçla, top ve tüfek ile olurken, günümüzde biyolojik, kimyasal, teknolojik ve sinsice oluyor. Bir kaç zengin ailenin iki dudağı arasından çıkacak kelimeler ile dünyanın kaderi şekilleniyor..

Küreselcilerin Planları

Deccali otorite 1700’lü yıllardan bugüne tek dünya düzeni adı altında insanlık alemini yok edecek plan ve projeler yürütüyor. 21. Yüzyılın eşiğinde bulunduğumuz bu günlerde bu şeytani planlar ardı ardına hayata geçiriliyor..

Hedefleri Büyük sıfırlamayı gerçekleştirerek dünya nüfusunu kontrol edebilecekleri seviyeye indirmeye çalışıyorlar. Bunun için her yolu kendilerine mübah görüyorlar. Azgınlık ve Sapkınlıkta haddi aşan bu Deccali sistem kemalata erdiği için, kendilerini tatmin etmek için tanrıcılık oynuyorlar. Kendilerini yeryüzünün tanrıları olarak görüyorlar..

Onun için İnsanlık alemine savaş açtılar. Bu sefer hedeflerinde bir ülke veya bölge yok. Hedefleri tamamen insanlığı yok etmek. Bu doğrultuda şeytani planlarını tek tek devreye alıyorlar..

Türkiye’de LGBT Hakkında Bilinmesi Gerekenler..

Önce tabiatın dört ana unsuru olan Toprak, Su, Hava ve Ateş ile insanın bağlarını kopardılar. Sonra toprağın, bitkilerin, sebze ve meyvelerin genlerini bozdular. Bu da yetmedi hayvanlık aleminin genlerini de bozarak büyük tahrifat yaptılar..

Kimyasal ve nükleer gelişmeler, uzay  ve havacılık teknolojileri adı altında iklimsel dengelere müdahaleye başladılar…

Nihayetinde yediğimiz, içtiğimiz ve soluduğumuz havaya kimyasal zerki ile hastalık yaydılar. Hastalık yaydıkları yetmemiş gibi tedavi edende yine kendileri oldu. İlaç ve aşılar aracılığıyla tedaviden ziyade kalıtsal ve kronik rahatsızlıkların önünü açtılar..

Allah-u Teala’nın Nisa suresi 118. Ayette belirttiği üzere “Şeytanın emredeceğim de Allah’ın yarattığını değiştirecekler” Ayeti kerimesinde yaratılış fıtratına müdahaleye giriştiler..

Toprak, Bitki, sebze, meyve ve hayvandan sonra sıra son halka olan insana geldi. Deccali otoritenin son oyunu insan genlerine müdahale ile kontrol altına almak. Şu anda halihazırda bir çok plan işlemeye devam ediyor..

Küresel Elitler önümüzdeki süreçte 2030 yılına kadar planladıkları şeytani planları tamamlamayı hedefliyor. Bu planların genel ekseriyeti insan ile ilgili. 2030’a kadar bir çok plan var. İşte onlardan bazıları..

• Yapay Et Projesi
• Gıda tabletleri
• Suni iklim krizleri
• Yapay Gıda krizi
• Küresel Çapta Elektrik Kesintileri
• Dünya Geneli Kaos ve İç çatışmalar
• Sanal Levhi Mahfuz
• Toplu Hayvan Katliamları
• Kalp krizine bağlı artan ölümler..
• Böcek, Sivrisinek ve zehirli Çekirge istilaları
• 2030 Yılına kadar sürecek Büyük Dünya savaşı
• İnsanı Yarı Robot yapacak Büyük Sıfırlama
• Kontrolünü Kaybetmiş Yapay Zekalı teknolojik silahlar
• Dünya Geneli Resesyon ve Artan Kriz ile Açlığa bağlı ölümler..
• Nükleer sızıntılar..

Evet dünya insanlığını bekleyen tehlikelerden sadece birkaç tanesi. Dünya Hükümetlerinin işbirliği içerisinde bu küresel Deccali sisteme dur demesi ve savaş açması gerekiyor. Aksi takdirde bunların önü kesilmezse insanlık alemini çok daha kötü senaryolar bekleniyor..

Deccali otoritenin mutlak mağlup olması elzemdir. Bunun da Rahmani bir müdahale ile gerçekleşeceğini umuyorum. Mevcut şartlarda bu sistemi yok edecek normal bir beşeri güç ve iktidar bulunmuyor. Ayrıca dünya halklarının oynanan bu oyuna karşı itidalli ve uyanık olması gerekiyor. Bu şer sisteme karşı herkes üzerine düşen hakları savunmak zorunda..